“Yaşamı Tatsızlaştıran Şeyler” listesi yapılacak olsa, bu listenin en
başında yaşadığımız olumsuzluklar, bize zarar veren insanlar, doğal afetler,
yoksulluk, politikacıların davranış şekilleri gelir. Fakat ben, yaşamı tatsızlaştıran
şeyler listesinin en başında, sıkı sıkıya benimseyip bırakamadığımız bakış
açılarının olması gerektiğine inanıyorum. Evrende milyarlarca bakış açısı ve
düşünce içeriği var. Bunları, her birey kendi özgür iradesi ile seçiyor. Çevremizi
görmek istediğimiz gibi algılıyoruz. “Önce inanıyor, sonra anlıyor, biliyor ve yaşıyoruz”
Isınmak için üzerine elimizi koyduğumuz ateş, bir müddet sonra elimizi yaktığında
elimizi nasıl hemen geri çekiyorsak, hayatımızı tatsızlaştıracak bakış
açılarını fark eder etmez bırakabildiğimiz de yaşam daha tatlı hale gelebilir. Bazı
bakış açıları ateşin elimizi yakması gibi canımızı acıtsa da bize hizmet ettiğinden
onları bırakmakta zorlanıyoruz.
Bildiğiniz gibi nefesin yanında Theta
Healing eğitimleri veriyorum. Theta Healing çalışmasında en sevdiğim uygulama “İnanç Çalışması”. Bu çalışma arzu ve
isteklerimizin gerçekleşmesini engelleyen bakış açılarının dönüştürülmesi
konusunda çok etkili. İnanç çalışmasını sürekli uygulamaya başladığınızda hiç
bir şey aynı kalmaz. Bu yüzden de çalışmaya başlamadan önce “ Risk Almaya Hazır mısınız? “ sorusunu
yöneltirim. Burada alınan risk şu oluyor;
-Sürekli değersiz hissetmekten, korkularla
birlikte yaşamaktan, beceriksiz ve sakar olmaktan bahsetmek, o kadar çok popüler
ki, inanç çalışması yaptıktan sonra arkadaşlarınızla birlikteyken konuşacak
konu bulamama riski var. Böyle bir riski almaya değer mi? İşte bu tamamen size
ait bir karar.... Bence değersizlik, korkular, adaletsizlik, öfke, nefret,
kızgınlık vb. gibi hepsinin modası bir an evvel geçmeli. Birey olarak bu modayı
takip etmekten vazgeçtiğimizde yer yerinden oynayabilir.... Hatta politikacılar
bile ilgimizi çekmek için şefkat, mutluluk, barışın peşinden koşmaya başlayabilirler.
Bence toplumsal değişim ve dönüşüm geçmişte olduğu gibi birkaç bilge insanın ya
da peygamberin dünyaya gelmesi ile olmayacak. Her bir birey olarak kendi bakış
açısını değiştirdikçe tüm toplumun bakış açısı değişecek. Bu yüzden de çevremizde
olan tatsız şeyleri değiştirip dönüştürme sorumluluğu hepimize ait. Bunun için
de diğerlerinin değişmesini beklemek yerine önce kendimizden başlamalıyız. İnanç
çalışmaları yanında “Geniş Resmi Görebilmek” isimli yazımda
bahsettiğim uygulamaları yaşamınıza almakla başlayabilirsiniz.
Bu çalışmaları yaptığınızda tabii ki, politikacılar
ya da kötü insanlar huylarını değiştirmeyecekler.. Değişen tek şey sizin
bakışınız olacak. Fakat değişen bakış açısının bir özelliği olacak. Bu yeni
bakış açısı ile de daha açık daha ulaşılabilir hale geleceksiniz. Önemli olan
da bu değil mi? Politikacıların ne olacağı kendi sorunlarıdır. Herkes ne ekerse
onu biçer.. Belki de modayı değiştirme gücünü siz sahip olursunuz. Hadi risk
alın ve biraz yumuşamaya niyetlenin. Yaşam daha tatlı olsun...
Her daim sevgi ve ışıkla
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder