2 Ocak 2023 Pazartesi

İçimdeki Çoçuğu Şifalandırıyorum

Thich Nhat Hanh’a göre kendimize ihtiyacımız olan sevgi ve şefkati vermenin yolunun her birimizin içindeki çocuğu iyileştirilmesinden geçiyor.

Çocukların aidiyet duygusu hissetmeleri için anlaşıldıklarını ve sevildiklerini hissetmeleri gerekir. Görüldüklerinden, sevildiklerinden emin olmaya ihtiyaçları var. Ailemiz, hocalarımız bizim bu tarz korkularımızı görmezlikten gelir ya da dinlemezlerse yeterince iyi olmadığımıza dair mesajlar gönderirlerse, büyüdüğümüzde aynı mesajları bizler kendimize ve başkalarına vermeye başlarız. Bu süreç tamamen bilinç dışı gerçekleşir. Ailelerimiz bu süreçten haberleri olsaydı kesinlikle bu tarz seçimlere yönelmezlerdi.

Aynı şekilde sürecin bu şekilde gerçekleştiğini bilseydik yetişkin gözüyle bu durumu muhakeme eder sadece bir çocuğun yanılsaması derdik. Fakat çoğumuz bu sürecin farkında değiliz. Yıllardır sorunun nerede olduğunu araştırdığımız halde sorunun bir çocuğun yanılsaması olduğu sonucuna varamamamızın sebebi şudur;

İçimizdeki çocuk, çocukluk döneminde katlandığımız istismar, ihmal ve diğer travmaların anılarını unuttu. Şimdilerde ise hatırlamak için de donanımlı değiliz. Yeterince iyi olmadığımız dair deneyim o kadar acı vericiydi ki içsel varlığımızdan uzaklaştık. İşte bu tür durumlar içsel varlığımız üzerinde kalıcı olumsuz etkileri olabilecek travmatik olaylardır. (*)

Bu olaylar çoğunlukla, kendilerini diğerlerine yönelik şiddet, psikolojik, duygusal, fiziksel veya cinsel taciz; zorbalık; veya madde bağımlısı, akıl hastası, intihara meyilli, bir yaşamla sonuçlanabiliyor. Bu tür kötü muamele, erken beyin gelişimini ve sinir ve bağışıklık sistemlerinin gelişimini bozabilecek kronik strese neden olur. Travma sonrası strese, migrene, kronik kas gerginliğine, yorgunluğa ve otoimmün hastalıklar ve cilt rahatsızlıkları gibi kronik hastalıklara yol açabilir. (*)

Bu çocukluk travmaları, vücutta hapsolmuş stresin bir sonucu olarak kendimizi sevme kapasitemizi etkileyebilir. İçimizdeki o çocuğu iyileştirmek, kendimize karşı sevgi ve şefkatin ilk ve en önemli ifadesidir. Ancak, iç çocuğun ayrı, değişmez bir benlik olmadığını unutmamak önemlidir. Kalıcı bir öz veya varlık hali değil, hem bireysel hem de kolektif birçok neden, koşul ve algıdan kaynaklanan derin kalıplardır. Bu kalıplar her an ortaya çıkabilse de, beynimizin ve zihnimizin doğal bir nöroplastisiteye ( beynin yapısal veya fizyolojik değişikliklere uğrama yeteneğidir.) sahip olması büyük bir şanstır. Bu esneklik, sıkıntının ıstırabında saklı ilahi çocuğu aydınlatan derin şifa ve dönüşüme izin verir.

İçimizdeki o çocuğu iyileştirmek, kendimize karşı sevgi ve şefkatin ilk ve en önemli ifadesidir. İşte kendimiz için sevmeyi uygulamanın, içimizdeki yaraları iyileştirmenin ve diğer insanları sevme kapasitemizi geliştirmenin birkaç yolu, çünkü başkalarını tamamen sevmek için önce kendimizi sevmeliyiz.

Peki ama nasıl?

Küçük bir meditasyon örneği paylaşmak istiyorum

Diyelim ki bir acı veren bir deneyim yaşadınız. Bu deneyime dilerseniz bir isim vererek ona şefkat gösterebilirsiniz. Örneğin bir utanç hissi ya da öz eleştiri içeren bir deneyim olsun. Bu deneyimi yetişkin haliniz deneyimliyor olsa da bu çocukluktan gelen bir travmanın sonucudur. Şu an kendisini bu şekilde gösteriyordur.

“Utanma ve özeleştiri enerjisini yaşıyorum. Bu duyguları sevgiyle kucaklıyorum.”
diyerek içinizdeki çocuğa sevgi dolu şefkat enerjisi gönderebilirsiniz.

Hiçbir şeyi düzeltmeye veya değiştirmeye çalışmadan bu meditasyonu yapın. Acınızı sevginin kollarında tutma pratiği, onun küçülmesine ve kendinize olan sevginizin büyümesine yardımcı olacaktır.

Bu meditasyonu düzenli olarak uygulamak önemlidir. Çünkü bedene, kalbe ve zihne geçmişi nazik bir şekilde hatırlaması için nazik bir alan sağlar. Kendini sevmede derinleşmeye ve büyümeye devam ederken, çocukluk anıları ve önceki tüm deneyimler için kapsayıcı ve şefkatli bir yaşam alanı sunar.

Her daim Sevgi ve Işıkla
Sibel KAvunoğlu


(*)Dr. Peggy Rowe Ward and Dr. Larry Ward’ın 20 Aralık 2021 tarihli Loving-Kindness: Healing Your Inner Childyazısından alınmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder