Başımıza gelen bazı aksilik ve kötülükler de az da olsa payınız olduğunu biliyor musunuz?
Henüz fark etmediyseniz aşağıdaki birkaç örnek duruma bakarak yaşam seçimlerinize dair farkındalık kazanabilirsiniz
Sürekli olarak kendisini korumaya yönelik seçim ve davranışlara yönelmeyi tercih edenleri, tehdit eden duygu nedir?
Korkudur!!.
Sürekli kendisini düşünen bir insan, çok doğal olsa da dışarıda meydana gelen değişimleri kendisine karşı tehdit olarak görür. Korku duygusu, öfkeye sebep olur. Bu da zihinde karmaşayla sonuçlanır. Sürekli korku ve öfke döngüsünde kalmak, bağışıklık sistemine korkunç zarar verir. Sağlığınız etkilenir. Kendinizi korumak adına öfkelenmiş olsanız bile gerçekte zararı veren kişi bizzat kendiniz olursunuz.
Sürekli kendinizi korumak yerine diğerlerini desteklemeyi seçtiğinizde ise bunun tam tersi gerçekleşir. Diğerlerini desteklediğinizde, tüm korku, öfke gibi negatif enerjiler otomatikman elimine edilir. Örneğin birilerine gülümsediğinizde çok mutlu olurlar. Zihinlerine huzur dolar. Onların mutlu olmaları, kendinizi daha güvende hissetmenize sebep olur. Böylelikle sakinleştirici almanıza gerek kalmaz. Fiziksel sağlığınız düzelir. Bu şekilde daha uzun bir yaşama sahip olursunuz.
İşte bu anlamda bedeninizin size ihtiyacı vardır. Bedende neler oluyorsa etkilenen siz oluruz. Bedenden farklı değişmeyen bir BEN yoktur. Değişmeyen bir BEN olsaydı hiç değişemezdik, başka bir deyişle büyümek gibi bir kavram olmazdı. Bu yüzden de diğerlerinden bağımsız değişmeyen bir BEN’in varlığına inanmaya devam ettiğiniz sürece değişmek kolay olmayacaktır. Ben zihnimi değiştirebilirim, öfkeyi azaltabilirim diyebilmek için gerekli olan kişi sizsiniz. Bedenin sevmek, şefkat duymak için size ihtiyacı vardır.
''Değişen bir BEN olduğuna inanmadığınızda neler olabilir ki'' diye sorarsanız size açıklayayım.
Değişen bir BEN olduğuna inanmadığınızda, öfkelendiğinizde karşınızda duran kişinin de değişmeyeceğine inanırsınız. Öfke, karşınızdaki kişiyi gerçekte olduğu haliyle görmenizi engeller. Onun sürekli karşınızda olduğunu ve sürekli olarak sizi sinirlendiren bir şeyler yaptığını ya da yapacağını düşündürtür. Bu şekilde yükselmiş olan öfke daha da güçlenir. Düşman olarak gördüğünüz kişi, ona karşı düşmanca davrandığınızı fark edince size düşman olur.
Bu da bizi; diğerlerinin sizi düşman olarak görmesinde payınız olduğu sonucuna getirir.
Bu anlamda kendi kendimize yaptığımız kötülüklere son vermek için en derinlerde huzurlu olmak gerekir. Geçmişte olanlardan etkilenmeyen, sakin bir zihne ihtiyaç vardır. Ne kadar sevgi ve şefkat dolu olsak bu anlamda bilgeliğinde onlarla birlikte olması gerekir. Tek başına sevgi ve şefkat yeterli değildir.
Her Daim Sevgi ve Işıkla
Sibel KAVUNOĞLU
Kaynak: Budist Öğretiler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder