Kötü bir şey olduğunda çok kızar ya da çok üzülürüz. İyi bir şey olduğunda ise uzun süre devam etmemesi bizi üzer. İyi de olsa kötü de olsa bir şekilde acı çekeriz. Bunlarla ilgili başka bir önemli konu ise iyi ya da kötü her ne olduysa bunlara verdiğimiz tepki ileride bizi nelerin beklediğinin göstergesidir.
Kötü bir şey olduğunda “Bu nasıl benim başıma geldi?”, “ Niye hep
ben?”, “ Ben çok şansızım”, “ Her
seferinde böyle oluyor! Biri ona haddini bildirmeli! Ondan nefret ediyorum ya da ona çok kızıyorum” şeklindeki
düşünceler ile hikâyeler yazmaya başladığımızda ileri de kızgınlık ve nefreti
deneyimleriz. İyi bir şey olduğunda “Bu hayatımın en önemli anı, çok mutluyum, ancak
daha fazlasını nasıl elde edebilirim”, “ Ona sahip olmak ne kadar güzel, bir tane
daha alayım ya da o bana ait, Allah tarafından benim için gönderildi (ya da
yaratıldı)” şeklindeki düşüncelerle olana sıkıca sarıldığımızda ise, açgözlülük
enerjisinin etki alanına girerek, kendini iyi hissetmeme hali yani
tatminsizliği deneyimleriz. Açgözlülük, kızgınlık, üzüntü bunların hepsi evrende
her şeyin aynı kalacağı inanışı ile beslenir.
Kişi, “ evrende her şey geçicidir,
değişim süreklidir” dediği halde,
v İhtiyacından
fazla alışveriş yapar, ( elbise, kitap vb gibi her şey)
v En
sevdiği arkadaşının, aile bireylerinin sonsuza kadar sadece ve sadece kendisiyle
kalacağı illüzyonuna inanır,
v Başkalarından
çok sürekli kendisi için bir şeyler yapar,
v Çevresinde
ya da iş hayatında birilerinin kendisine tehdit oluşturduğuna inanır ise aç
gözlülükle olan dostluğunu halen sürdürüyor demektir. Peki, neler yapabilir?
Başımıza gelen olayları iyi
ya da kötü olarak etiketleyip tepki
göstermeden sadece ne öğrendiğimize
odaklanarak evrenin iki gerçeğini göz ardı etmeden öğrendiklerimizi yaşamımıza
uygulayabiliriz. Bu gerçekler neler mi?
Birinci gerçek; “evrendeki hiçbir şey
kalıcı değildir, sürekli bir değişim söz konusudur. Bu nedenle bugün mutluluk
kaynağımız olan, yarın mutsuzluk kaynağımız olabilir” İkinci gerçek ise; “ ne ekersen onu biçersin, yaşamında açgözlülük, kızgınlık, nefret gibi
rahatsızlıkların izi var ise ileride bizimle var olmaya devam etmeleri de
kaçınılmaz olacaktır. “
Örneğin; başınıza kötü bir şey geldi. “ Hımm, bu hep böyle devam etmeyecek ( 1.gerçek)
Bundan ders almalıyım. Daha önce yaptığım bir seçimle ilgili olabilir ( hatta
geriye giderek o seçimi bulabilirsek ne ala) Bugün buna tepki göstermeyerek, xx
dersi aldım. Bundan xxx olayda x şeklinde davranırsam benzer sonuç tekrar
oluşmayacaktır( 2. Gerçek)”
Ben bu uygulamayı yaparken nefes,
meditasyon ve eski kadim öğretilerden destek alırım. Şimdiye kadar başarılı
olduklarım da oldu, başarısız olduklarım da. Başarılı olmadıklarım çoğunlukla
ailemle ilgili olanlar. Eee! boşuna aile dememişler. Onlar en büyük
öğretmenlerimiz onlar. Ama olsun orada da zamanla yumuşama oluyor bundan emin
olabilirsinizJ)
Her
Daim sevgi ve Işıkla
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder