Kırık Bir Kalbi Nasıl Onarırsınız? II

(Bu yazıyı okumadan önce bu yazı ile aynı başlığı olan“Kırık Bir Kalbi Nasıl Onarırsınız? ” isimli yazımı okumanızı öneririm.)

Bundan önceki yazımda maharetli cam ustasının, kırık kalbin onarılması ile ilgili verdiği tavsiyeler ve bu tavsiyelerin gerçekleştirilmesine yönelik ipuçlarından bahsetmiştim. Bu yazımda ise cam ustasının ipuçlarını paylaşacağım.

Cam Ustasının verdiği ipuçlarından ilki bencil olmakla ilgiliydi.  Bencillikle ilgili şunları söylemişti;

“ Bencil olacaksan bunu bilgece yap! 

Diğer insanların, senin için tehdit oluşturmalarının sebebi, sendeki öfke, nefret ve kızgınlığın onları rahatsız etmesidir. İnsanlar beden, zihin ve ruhunda şefkat hissini arttırdığında seni tehdit olarak görmemeye başlarlar. Bunun için beden, zihin ve ruhunda suküneti sağlamalısın. Suküneti sağlamak için de çevrendeki insanları dostlar, düşmanlar, yabancılar şeklinde gruplamaya son vermelisin. Bu tür gruplaşmanın bizi koruduğunu zannederiz fakat bu tamamen yanlıştır. Şöyle ki; Dost, düşman ve yabancılar gruplarında yer alan insanlar sürekli değişirler. Düşmanlar grubundakiler, gün gelir dost, dostlar grubundakiler ise gün gelir, düşmanımız olurlar. Hatta aynı kişi zaman içinde bize hem yabancı, hem dost, hem de düşman olmuş olabilir. Çünkü bu gruplarda yer alacakların kimler olacağını onların bize karşı olan davranış şekilleri belirler. Bu da çok doğru değildir. Çevremizdeki insanları, bize karşı davranış şekillerinden bağımsız olarak tek bir grup altında topladığımızda kalbimizin etrafına duvar örmeye gerek kalmayacaktır. Herkes tek grupta toplanınca kimse kimseyi tehdit oluşturmayacaktır. İlla kendimi düşüneceğim diyorsan bari bu şekilde beceriklice bencil ol!

         

Cam ustasının verdiği diğer ipuçlar ise şunlardır; 

Bir insanı huzura kavuşturacak, duvarlardan daha etkili olan şeyler şefkat, tolerans ve sabır’dır.  Tolerans, sabır ve şefkat geliştirerek bir çok şeyin üstesinde gelebilirsin. Seni seven ve değer verdiğin hocalarından sabır ve toleransı öğrenemezsin. Sabır ve tolerans ancak bizleri sevmeyenler aracılığıyla öğrenilir. Bu gerçeği kabul ettiğinde, zihninden şöyle bir cümle geçecektir. “Aslında bu insan benim için çok uygun, onun sayesinde aydınlanma yolunda ilerliyorum.  Eğer  düşünce tarzımı değiştirebilirsem, yani bu benim için kötü demek yerine, bu benim için çok iyi,  dersem, onun sayesinde tolerans, sabır  ve şefkat geliştirebilirim.”  Bu cümleyi sürekli etüd ettiğinde başına gelen acılar güzel bir olaya dönüşecektir. Zihnin negatif hali “bu seni üzüyor, senin için bir tehdit oluşturuyor” diyebilir. Bu gerçekten doğru mudur? İşte bu tartışılır. Bu olaya farklı bir bakış açısı ile baktığında şunu fark edersin. O kişinin böyle davranmasının arkasında yatan sebep onun gerçeği tam anlamıyla idrak edememesidir.  Bunun sebebi ise zihinsel olarak rahatsız olması ve acı çekmesidir.

Bakış açını yumuşattığında kalbin de yumuşayacaktır. Bakış açısını yumuşatmak, bazı etik kuralları uygulamayı gerektirir. Etik kurallar bedensel, zihinsel, sözel olmak üzere üçe ayrılırlar. Bedensel olanlar var olan hiç bir canlıyı öldürmemek, birilerine ait eşyaları çalmamak, zihinsel olanlar diğerleri hakkında kötü düşünmemek, kötü davranışlarda bulunmayı planlamamak, sözel  olanlar ise diğerleri hakkında yapılan bölücü konuşmalar, dedikodular ve boş konuşmalardır. 

             

Evet, cam ustasının söyledikleri bunlardan ibaretti. Aranızda bu bilgilerden haberdar olan mutlaka vardır.  Burada önemli olan bu cam ustasının söylediklerinden hangisini hayatınızda uyguladığınızdır. 

Kırık kalbinizi onarmaya niyetliyseniz ve şu ana yaptıklarınız işe yaramadıysa biraz da bu ustanın tavsiyelerini uygulayın derim.. 

( Önümüzdeki günlerde cam ustasının verdiği tavsiyeler ile ilgili 4 haftalık bir meditasyon (MUTLU OLMAK İÇİN MEDİTASYON) çalışması yapacağım. İsteyen buyursun gelsin)

Her Daim Sevgi ve Işıkla

www.nefestr.com